27 Mayıs 2012 Pazar

İCAT (ANNE ROBOT 3000)

-ANNE ROBOT 3000-
Kulanışı:Robotun ses kaydı dümesine basarak annemin sesini kayıd ediyorum yani annem mesela bulaşıkları yıka dedi,ona usb girişi yapılan yere flaş belleğimi taktığımda bulaşığın ne olduğunu anlayacak bu şöyle olacak ben flaş belleğin içine  internetten bulaşık nedir yazacağım bilgiyi world belgesine kopyalayıp yapıştıracağım ozaman flaş belleğimi taktığımda dediğim şeyler anlayacak.
Özellikleri:Ev işleri yapar,bizimle konuşur,aile bireyleriyle bir robot gibi deyil bir insan gibi davranır ve ev yemklerini yapar.
             NOT:Bu robotu annem bizimle daha vakit geçirsin diye.
                              Kaynak:Annem

15 Mayıs 2012 Salı

DÜNYANIN 7 HARİKASI


-Keops Piramidi -
Giza Piramitleri'nin üçü birden dünyanın yedi harikası listesine dahil değildir. Piramitlerden sadece Keops Piramidi bu listeye girmiştir. Keops Piramidi, 4. Hanedanlık zamanında MÖ 2560 yılında Firavun Khufu (Keops) tarafından yaptırıldı. Yapımının 20 yılı aştığı sanılmaktadır. Piramit yapıldığında 145,75 m yüksekliğindeydi. Yapıldığından itibaren 43 yüzyıl boyunca dünyadaki en yüksek yapı olarak kayıtlara geçmiştir. Keops Piramidi ilk inşa edilen olmasına rağmen dünyanın yedi harikası arasında günümüzde ayakta duran tek yapıdır.

-Babil'in Asma Bahçeleri -

 
MÖ 7. yüzyılda Babil kralı Nebukadnezar tarafından yaptırılmıştır. Babil'in çorak Mezopotamya çölünün ortasında, ağaçlar, akan sular ve egzotik bitkilerin bulunduğu çok katlı bir bahçedir. Coğrafyacı Strabo'nun 1. yüzyıldaki tanımına göre:
"Bahçeler birbiri üzerinde yükselen büyük direklerden oluşuyordu. Bunların içleri çukurdu.Büyük bitkilerin ve ağaçların yetişebilmesi için toprakla doldurulmuştu. Kubbeler, sütunlar ve taraçalar pişmiş tuğla ve asfalttan yapılmıştı. Yüksekteki bahçeleri sulamak için Fırat Nehri'nden zincir pompalarla su yukarılara çıkarılıyordu. Bu şekilde üst seviyelere taşınan su, bahçeleri sulayarak teraslardan aşağıya yukarı Söylentiye göre Nebukadnezar bu yapıyı sıla hasreti çeken karısı Semiramis için yaptırmıştır. Semiramis Medes kralının kızıdır. Söylentiye göre Mezopotamyanın düz ve sıcak ortamı onu bunalıma itmiş, kral da karısının hasretini sona erdirmek için yapay dağların olduğu, suların aktığı yemyeşil bir bahçe yaptırmıştır.
Babil'in asma bahçelerinin günümüze gelen kesin izleri yoktur. Fakat, bölgede araştırma yapan arkeologlar, Babil'deki sarayın kuzeydoğusunda görünüşü garip olan temel ve tonozlar buldular. Bunların Babil'in Asma Bahçelerine ait olup olmadığını düşünülmektedir. Babil'in Asma Bahçeleri, klasik yazarlar tarafından ayrıntılı bir şekilde tanımlanmıştır. Günümüzde bu tanımlara göre çizilen resimler bulunmaktadır. Sanılanın aksine efsanevi bahçeler bir yerlere asılı değil, sadece sütunlarla desteklenen taraçalar üzerinde kurulmuştur.

-Artemis Tapınağı -

İzmir'in Selçuk ilçesi sınırları içinde bulunan Efes'teki Artemis Tapınağı'nın temelleri MÖ 7. yüzyıla kadar gitmektedir. Tanrıça Artemis'e ithafen yapılmıştır. Tamamiyle mermerden oluşuyordu. Lidya kralı Croesus tarafından yaptırılan yapı, Yunan mimar Chersiphron tarafından tasarlanmıştı ve dönemin en büyük heykeltıraşları Pheidias, Polycleitus, Kresilas ve Phradmon tarafından yapılmış olan bronz heykellerle süslenmişti. Tapınak hem bir pazaryeri, hem de bir dini müessese olarak kullanılıyordu. Artemis Tapınağı MÖ 21 Temmuz 356'da adını ölümsüzleştirmek isteyen Herostratus adlı bir Yunanlı tarafından yakıldı. Aynı gece Büyük İskender doğmuştur. Büyük İskender Anadolu’yu fethettiğinde Artemis Tapınağı’nın yeniden yapılması için yardım teklif etmiş fakat reddedilmiştir.

-Zeus Heykeli -

 
Olimpia'daki Zeus Heykeli
Zeus Heykeli MÖ 450 yıllarında, adına olimpiyat oyunları düzenlenen Tanrıların kralı Zeus için, Olimpiyatlar'a ismini veren Olimpia'da yapılmıştır. Zeus Heykeli, bir tahta iskelet üzerine altın, fildişi ve metal parçalar yerleştirilerek Pantenon'un içinde yapılmıştır. Heykelin oturduğu taban 6,5 m genişliğinde ve 2 m yüksekliğinde, heykelin kendisi ise 12 m yüksekliğindeydi.Büyük bir yangın sonucunda yok oldu.

-Rodos Heykeli -

 
Rodos Heykeli
32 metre yüksekliğinde, demir ve taşla desteklenmiş bronzdan yapılmış bir heykeldir. Rodoslular tarafından Güneş Tanrısı Helios'a ithafen yapılmıştır. Yapılışından yok oluşuna kadar yalnızca 56 yıl geçmesine rağmen, Rodos Heykeli dünyanın yedi harikasından biri olmayı başarmıştır. Bunun en büyük sebebi, devasa bir heykel olmasının yanı sıra Rodos adasındaki insanlar için beraberliğin simgesi olması idi. Rodos Heykeli’nin yapılması tam 12 yıl sürmüş ve heykel MÖ 282 yılında bitirilmiştir. Liman girişinde bulunan heykel MÖ 226 yılında bir deprem sonucunda en zayıf noktası olan dizinden kırıldı. Rodoslular, Firavun Ptolemy III Eurgetes’den restorasyon için yardım teklifi aldılarsa da, bir kâhine başvuruldu ve yardım reddedildi. Neredeyse 900 yıl boyunca heykel harabe halinde kaldı. 654 yılında Araplar Rodos’u feth ettiler. Heykelden kalanları Suriyeli bir Yahudi’ye sattılar.

-İskenderiye Feneri -

İskenderiye Feneri
Tehlikeli kıyı şeridi boyunca gemicileri yönlendirmek amacı ile Mısır'ın İskenderiye kenti kıyısındaki Faros (Pharos) adasında yapılmıştır. Proje Büyük İskender'in komutanları Ptolemy Soter zamanında MÖ 290 yılları sonunda başlamış, ölümünden sonra oğlunun hükümdarlığı zamanında bitirilmiştir. Şehrin batı limanında bulunan fener yaklaşık 166 m yüksekliğindedir. Sadece harikaların değil bugüne kadar yapılmış fenerlerin de en yükseğidir. Gemicilik için güvenli bir ortam sağlamak isteyen Yunanlı tüccar Sostratus tarafından finanse edilmiştir. Fener'in en gizemli yanı, gündüzleri bile güneş ışığını denize yansıtmak amacı ile tasarlanmış cilalı bronz aynalarıydı. Geceleri ise aynaların önünde ateşler yakılıyor, böylece aynanın yansıttığı ışık gece yaklaşık 50 km mesafeden görülebiliyordu. Yapı bir dizi depreme kadar bozulmadan kaldı. Fakat depremler ve doğal şartlar sonunda çöktü. Üst kısmı 955 yılında bir deprem ve fırtınada kopan fenerin gövde kısmı da 1302'de başka bir depremde çöktü. En sonunda 1480 yılında Memlük Sultanı Kait-bay tarafından fenerin olduğu yere yapılan bir kalede malzemeleri kullanılmak üzere tamamen yıkıldı.

-Kral Mausollos'un Mezarı (Halikarnas Mozalesi) -

 
Halikarnas Mozolesi
Halikarnas Mozolesi, Kral Mausollos için karısı ve kız kardeşi tarafından yaptırılmış bir mezar. Bodrum civarında yapılmış ve yapımı MÖ 350 yılında tamamlanmış. Tabanın üstünde kenarları heykellerle süslenmiş basamaklı bir podyum bulunuyordu. Süslü su mermerinden yapılmış lahit ve mezar odası, podyumun üstünde bulunuyordu ve İyonya tarzı kolonlarla çevrilmişti. Sıra sütunlar, yine heykellerle süslenmiş bir piramit çatıyı destekliyordu. Dört tane savaş atıyla çekilen bir savaş arabası heykeli ise piramidin tavanını donatıyordu. Halikarnas Mozolesi'nin toplam yüksekliği 45 m. idi ve 4 tarafındaki 4 heykelin her birini ayrı bir heykeltıraş yapmıştı. Bu heykeller, tanrıların değil de insanlar ve hayvanların heykelleri olmasından dolayı tarihte özel birer yer tutarlar. 16. yüzyıl boyunca Halikarnas Mozolesi iyi bir durumda korundu. 15. yüzyılda Haçlı Seferleri sırasında St. John şövalyeleri bölgeye geldiler ve bugün Bodrum Kalesi olarak geçen büyük bir kale yaptılar. Bu kalenin yapımında Halikarnas Mozolesi'nin nerdeyse bütün taşları kullanıldı.

26 Nisan 2012 Perşembe

DEVLET


   
                                                          - İTALYA-
Bayrak

İTALYA:ÇOK GÜZEL BİR  YERDİR İTALYADA  EYFEL KULESİ VAR PİZZASI MEŞUR BİDE DİLLERİ MERHABA DEMEK CIAO DİYEYAZILIR ORAYI GEZMEK İSTERİM.

İTALYA HAKKINDA BİLGİ:İtalya Cumhuriyeti ya da kısaca İtalya (İtalyanca:Repubblica Italiana) Avrupa'nın güneyinde, çizme biçimli bir yarımadanın ve Akdeniz'de Sicilya ve Sardinya adalarının üzerine kurulmuş bir ülkedir. Kuzeyinde Fransa, İsviçre, Avusturya ve Slovenya ile komşudur. San Marino ve Vatikan şehir-devletleri de bütünüyle İtalyan topraklarıyla çevrilidir. İtalya devleti vatandaşı olanlar ya da soyu İtalya ile bağlantılı olan kişilere İtalyan denir.

Karekterim

 Jeryy:Çok sevimli çok zeki çok tatlı ve hiperaktif birfare

FABL


karikatür,kurbanlık, 8

İKİ KEKLİK BİR KAYADA ÖTÜYOR


            -İKİ KEKLİK-
İki keklik bir kayada ötüyor
Ötmede keklik derdim bana yetiyor
AmaN aman yetiyorr
Annesine karada haber gidiyor

Yazması onaylı kundurası boyalı
Yar benim aman aman yar benim
Uzunda geceler yar boynuma
Sar benim aman aman sar benim

İki keklik bir dereden su içer
Dertlide keklik dertsizlere dert açar
Aman aman dert açar
Buna yanık sevda derler tez gecer

Yazması onaylı kundurası boyalı
Yar benim aman aman yar benim
Uzunda geceler yar boynuma
Yar benim aman aman yar benim
           ÖYKÜSÜ  
balıkesire bağlı edremit ilçesinin güre köyünün eşrafından kahveci mehmet şevket efendinin karısı şöhret hanım tarafından oğluna yazılmış bir türküdür. şöhret hanım zamanın zenginlerinden olduğu için zeytin toplamaya giderken cam topuklu ve rugan ayakkabılar giyermiş.

elbiseleri de oldukça güzel ve diğer köylülerden farklıymış. oğulları zekeriya sarıkamışa enver paşa komutasında askerliğini yapmaya gitmiştir. bu sırada ortam karlı olduğu için yol almak amaçlı karları teperlermiş. kar teperlerken kar kuyusuna düşüp şehit olmuştur zekeriya. şöhret hanımda ovada kekliklerle söyleşirken bu kötü haberi almıştır.

keklikler öterken şöhret hanımda bu türküyü yazar. ötmede keklik derdim bana yetiyor demiştir. cam topuklu ayakkabı ve güzel giyindiği için de yazması oyalı kundurası boyalı tanımı gelir.

Okuduğum bir kitabı tanıtma (Kaşağı)

Kaşağı çok güzel bir kitaptır herkeze öneriyorum bu kitabın özeti şudur.

Kaşağı
Birgün normal şirin güzel bir evde yaşayan bir aile ahırları var birde atları 2 kadeş 1 de babaları ile yaşayan aile  biri büyük kardeş biri küçük at büyük olanındı. Birgün babası büyük olan kadeşe çok özel atlerın saçlarını tardığımız kaşağlardan veriyor sonra diyer kaşağı paslanıp eskiyene kadar onu saklıyor.Bir gün kutuyu bulan küçük kardeş kutuyu açıyor ve bir gümüş ışıl ışıl parlıyan kaşağını çıkartıyor tarağı inceliyor ve birgün babsı ile büyük oğulu biyere gidiyor ve küçük kardeş kaşağı alıp atın saçını tarıyor ve kaşağ elinden düşüp kırılıyor sonra parçaları alıp kutuya koyor ve birgün babaları kutuyu açtığındakırk parçalar çıkıyor ve baba büyük oğluna soruyor  kaşağıya ne yaptın diye. Büyük kardeş bende ne oldu bilmiyorum dedi sonra küçük kardeşe sordular semi kırdın diye ben bilmiyorum dedi küçük kardeş  büyür kardeş ben yapmadım babamada yapmadıysa kim yaptı dedi ,dedi ve küstüler hemde çok büyk küstüler ve bir gün küçük kardeş çok kötü bir hastalığa yakalandı ve çocuk oldü büyük kardeş çok üzüldü.  Bu hikayeyi seçme nedenim:çok duygulandırıcı bir hikaye birde herkez hata yapabilir hatasız kul yoktur önmli olan hataları çabucak unutmak telafi etmektir.